28 Eylül 2016 Çarşamba

Arketip Kavramı ve Reklamlarda Görülen Arketip Örnekleri

İlk olarak Carl Gustaf Jung tarafından ortaya konulan ve kalıp anlamına gelen arketip kavramı “kültürel niteliğe ve sembolik formlara sahip içgüdüsel düşünce ve davranış kalıpları” olarak tanımlanabilir. Kültüre yerleşen bazı değerleri, inançları farkına varmadan ve zaman içinde içselleştirilen ve sembolleştirilen arketipler, bu semboller aracılığıyla nesilden nesile aktarılabilmektedir. Yaygın olarak kullanılan arketiplerden bazıları; kahraman, kaşif, bilge, asi, aşık, sihirbaz… (Tosun,2010)
Bazı markalar ürünlerinin imajını, kolektif bilinçaltına yerleşmiş olan “kahraman, kahraman karşıtı, deniz kızı, bilge yaşlı adam” gibi bazı prototipler etrafında oluştururlar.(Kotler, 2005) 

Reklamlarda kullanılan en yaygın arketiplerden biri de anne arketipi. Bu arketipi son olarak gördüğümüz yerlerden biri de P&G’nin Rio Olimpiyatları Sponsorluk Reklamı.

Reklamı izlemek için linki tıklayabilirsiniz:https://www.youtube.com/watch?v=-_8s142gVZk

Bu reklamda anne ile çocuk arasındaki duygusal ilişki üzerinde duruluyor. Burada bir yandan ikili arasındaki duygusal bağlar harekete geçirilirken bir yandan da herkesin hayatında en önemli olgu olan aile, özellikle de anne ve annenin çocuğuna olan inancı, emeği ile onun başarılarının arkasında nasıl büyük bir yürek, sevgi, adanmışlık ve vefakarlıkla rol aldığı yeniden hatırlatılıyor. Özellikle reklamın kapanış kısmında, anne arketipi kültürel bir değer olarak karşımıza çıkıyor, annelerin sağlıklı ve başarılı bireyler yetiştirmekteki önemine mercek tutuluyor. “Güçlü birini, ancak güçlü biri yetiştirebilir. Teşekkürler Anne.” Burada sosyal sorumluluğa vurgu yapılıyor ki bu durum son 40 yılda markalaşmanın en önemli kavramlarından biri haline geldi. Hem de geleceğin annelerine güzel bir örnek, başarılı bir bireyin arkasında inançlı, yürekli, sevgi dolu, sabırlı bir anne vardır…Güçlü marka olmak için duygusal pazarlamadan sıklıkla yararlanılan günümüzde tam da  anneler Gününde yayınlanan reklamın, taşıdığı etkileyici mesajlar sayesinde duyguları harekete geçirme konusunda başarılı bir yöntem izlediği görülüyor. (Tosyalı, 2016)

Axess reklamında kullanılan arketip ise ‘iyilik perisi’ arketipi. Masallarda görmeye alışık olduğumuz bir arketip olan ‘iyilik perisi’ bu reklamda yardım perisine dönüşüyor, insanların hayatlarına dokunarak onlara yardım ederek mutlu olan modern ve muzip bir peri olarak yansıtılıyor. Reklam mesajında; tek bir hareketle pek çok konuda insanların hayatlarını renklendiren peri, Akbank’ın nasıl Axess kart kullanıcılarının hayatlarını kolaylaştırdığını ve her şeyi güzelleştiren dokunuşuyla hayatları renklendirmekte olduğunu vurgulanmaktadır. (Tosyalı, 2016)




Reklamı izlemek için linki tıklayabilirsiniz: https://www.youtube.com/watch?v=yQhJ-2g7D9M
Yararlanılan Kaynaklar


Kotler, P. (2005). A’dan Z’ye Pazarlama. A. Kalem Bakkal (çev.) İstanbul:Mediacat Yayınları

Tosun,N. (2010). İletişim Temelli Marka Yönetimi. İstanbul:Beta







20 Eylül 2016 Salı

Enterasan Japon Reklamları

Doğan güneşin ülkesi Japonya Doğu Asyada bulunan bir ada devletidir ve nüfusu 127 milyondur. Sahip olduğu güçlü ekonomiye paralel olarak reklamcılıkta bu ülkede oldukça gelişmiştir. (wikipedia)
Birçok Japon reklamında yüksek teknolojiyle ve safça bir coşkuyla karşılaşmak mümkündür. Japonlar ileri teknoloji konusunda elde ettikleri başarının övüncünü reklamlarına taşımışlardır. Bunun yanı sıra sinematografi konusunda da uzmandırlar. İnsanların, nesnelerin, dekorların renklerinin biçim ve konumlandırmasının estetik bir amaca hizmet etmesi için büyük bir çaba harcarlar. Japon reklamları ileri teknolojinin sağladığı bazı sihirbazlıklardan yararlanarak çarpıcı görüntüler elde etme konusunda oldukça iyi bir noktaya gelmişlerdir. Bunun yanı sıra dolaylı anlatım esastır çünkü doğrudan anlatımın izleyicinin zekasını aşağıladığı düşünülmektedir. Sembollerin sıkça kullanıldığı Japon reklamlarında estetik büyük önem taşımaktadır. Tüketiciyle uzun süreli bir arkadaşlık ilişkisi oluşturmayı amaçlayan Japon reklamcılar onların saygısını ve güvenini kazanmak için kitleyi eğlendirme yoluna gitmekte bunun için de reklamlarında sıklıkla mizah unsurundan yararlanmaktadırlar. Teknoloji öğesinden sıklıkla faydalandıkları görülür. Japon reklamlarının erkeksi bir yönlerinin olduğunu söylemek mümkündür. Reklamlarında ünlü kullanımına da sıkça rastlanır. Toplumsal değerlerin ve geleneklerin önemli olduğu Japonya’da bu unsurların reklamlarda da hakim olduğu görülmekte otoriteye saygı fösterimi, geleneksel değerlere bağlılık, aile ve akraba ilişkileri önemsenmekte,  ‘ben’ yerine ‘biz’ ifadesi kullanılmaktadır. (Elden, 2009)

Aralarındaki kültürel farktan dolayı batılılar japon reklamlarını anlama konusunda biraz zorlanmaktadırlar. Bazı japon reklamları bu durumu biraz abartsa da kimileri anlattıklarından ziyade anlaşılmaz olmayı amaçlamaktadır. Batıdan farklı bir reklam anlayışına sahip  Japon reklamcıları başarılarını uluslararası platformlarda aldıkları çok sayıda ödülle tescillemişlerdir. (Rutherford,2000)

Yararlanılan Kaynaklar:

Elden, Müge, Reklam ve Reklamcılık, Say Yayınları, İstanbul, 2009
Rutherford, Paul, Yeni İkonalar Televizyonda Reklam Sanatı, Çev. Mustafa k. Gerçeker, Yapıkredi Yayınları, 2. Baskı, 2000
https://tr.wikipedia.org/wiki/Japonya

10 Eylül 2016 Cumartesi

Retro Pazarlama


İngilizce bir kelime olan retro Türkçe’de “geri, geriye, tersine” kelimeleri ile ifade edilebilir. Retro kelimesini pazarlama açısından “geçmişte kullanılan ürün ve hizmetlerin bugüne taşınması” olarak açıklamak mümkündür. Nostalji referanslı olan retro pazarlama geçmişte yaşanan olayların, modanın vb. yeniden canlandırılmasıyla gerçekleşir. Zamanında ses getiren iyi işler yapmış firma, marka ya da ürünlerin aradan belli bir süre geçtikten sonra tekrar piyasaya sunuldukları zaman tutunabilmeleridir. Nostaljinin şiddetini ise vaktiyle yarattığı etki ve zaman boyutu belirlemektedir.
Retro pazarlama vasıtasıyla geçmiş paketlenmekte, eskinin sosyal, popüler ve kültürel ikonları yeniden sunulmaktadır. Markaların bu tür nostaljik konseptleri sık sık kullandığını görülmektedir. Örneğin otomotiv firması Jeep Wrangle 50. yılı kutlamaları için, 50 yıl önce ürettiği modeli yeniden üretip piyasaya sunmuştur.
Retro pazarlama, uyuyan markaları uyandırmak ve ticari hayatına devam eden markaların da köklü geçmişine vurgu yapmak açısından pazarlamacılar için önemli bir stratejidir. Modern pazarlama anlayışının tersine retro pazarlama, ürün yaşamını uzatan ya da ürünün tekrardan hayata dönmesini sağladığından dolayı pazarlama literatürüne farklı bakış açısı kazandırmıştır.


Retro Pazarlamanın Söylemleri

Nostalji duygusunun güçlü bir dürtü niteliği vardır ve retro pazarlama bu dürtünün gücünden yararlanma amacı gütmektedir. “Yeni olmak” günümüz markaları için asli bir unsur olmakla birlikte “her zaman alıştığınız” lezzet, kalite vb. mesajlar da markaların istikrarlı gidişatını gösteren önemli mesajlardır ve aynı zamanda tüketicilerin geçmişe duydukları özlemi dile getirmektedirler. Retro pazarlama eskiyi kullanarak yenilikçiliğe yeniden vurgu yapar. Sözlü anlatım, arkadaşlık, konukseverlik, çok çalışma, herkesin hakkına saygı gösterme, ailevi değerlerin egemen olduğu daha sade bir zaman ve mekanda geçerli olan nostaljik imgeler bu tür mesajlarla canlandırılmaktadır. Tarihte, geçmiş, masal ya da hikayelerde gerçekleşen bir olay ya da kişinin canlandırılmasının yanında bireyin yaşamış olduğu anılar da nostaljik mesajlara konu olabilmektedir. Dünyanın her yerinde eski değerler modern zamanların yıpratmasına karşı koymaya çalışır. Bir reklam mesajında kimi zaman bir geleneğe hayranlık duymamız kimi zaman eski olanın kalıcı olduğunu kabullenmemiz istenirken bazen de eskinin yeni olandan daha az doyurucu olduğu söylenmektedir. Özetle bu romantik reklamlarda, satın alacağımız şeyler vasıtasıyla yitirilmiş olan dünyayla bir köprü kurabileceğimiz iddia edilmekte ve herkesin geçmiş dönemde yaşadığı o huzursuzluk duygusuna seslenilmektedir.

Tüketici Açısından Retro pazarlama

Retro pazarlamada sınırlı bir durum söz konusudur ve tüketimin verdiği hazza ulaşmak için daha fazla çaba harcamak gerekir. Bunun yanında ulaşılmazlık ve esrarengizlik hissi verilerek tüketicinin beklentileri arttırılır. Nostaljinin popüler olmasıyla büyük başarıya ulaşmış ürün tasarımcıları ve reklamcılar kaybolup unutulmazlar. İnsanlar eski moda mallar ve hizmetleri satın alırken aynı zamanda eski günlere duydukları özlemi de gidermeyi amaçlarlar. Bu sayede markayla bir ömür boyu değer ilişkisine girebilmektedirler.
Nostaljiye dayalı pazarlama çalışmaları özellikle post modern bireyleri ve geçmişini özleyen tüketicileri hedeflemektedir. Bilhassa nüfusun önemli bölümünü orta yaşlı ya da yaşlı bireylerin oluşturduğu ülkelerde bu tüketiciler için özel pazarlama çalışmaları geliştirilmektedir. Geçmişi geride bırakmanın yarattığı hüzün ve özlem duyguları retro pazarlama çabalarıyla giderilmeye çalışılmaktadır. Nostaljinin sahip olduğu bu pazar potansiyelini gören işletmeler, bu özlemi giderecek pazarlama stratejilerine yöneldiler. Bu stratejiye göre işletmeler, mutluluk/haz anları yaratarak bir yandan müşterinin kendisine olan özgüvenini pekiştirmeye çalışırken diğer yandan bu yolla karlarını arttırmayı amaçlamaktadırlar.

Yararlanılan Kaynaklar
Altıntuğ, N. (2011). Değerlere Hitap Eden Pazarlamanın Nostalji BoyutuOrganizasyon ve Yönetim Bilimleri Dergisi, Sayı:2, 265-273
Demir, F. O. (2008). Pazarlamanın Nostaljik Oyunu: Retro Markalama. İstanbul
Batı, U. (2012). Markething ya da Farkething Deneyimsel Pazarlama ya da Duyusal Markalama. İstanbul:Ece Bilişim Yayıncılık.
Rutherford, P. (2000). Yeni İkonalar Televizyonda Reklam Sanatı. M. K. Gerçeker (çev.) İstanbul:Yapı Kredi Yayınları.
Brown, S. (2001), “Torment Your Customers (They’ll Love İt).” Harvard Business Review Vol:79. No:9. http://hbr.org/2001/10/torment-your-customers-theyll-love-it/ar/1

http://sosyalmediaegitimi.blogspot.com.tr/2014/02/3-subat-2012.html

2 Eylül 2016 Cuma

Harry Potter ve Gizemli Pazarlama Stratejisi

J. K. Rowling tarafından yazılan Harry Potter roman serisinin Warner Bros. tarafından çekilen filmleri dünya çapında büyük bir başarıya ulaştı. Antik dünyaya dek varan bir geçmişe sahip olan sihir ve büyü olgusuna dayanan Harry Potter serisi yeni ve eskiyi birleştiren bir fantazyayı yansıtmaktadır. Eski görünümlü evlerde yaşayan, eski değerlerini korumaya çalışan insanlar bir yandan da hayatlarını konforlu hale getirmek için çaba sarf etmektedirler. Modernleşme sürecine adapte olmaya çalışırken kimlik bunalımı ortaya çıkmış ve bu durum karşısında eskiye yönelerek aidiyet, kimlik vb. durumlar sorgulanmaya başlanmıştır. İngiltere’de geçmişin tekrar canlandırılmaya çalışıldığı böyle bir dönemde Harry Potter romanları ve filmleri popüler hale gelmiştir. Harry Potter’da kişiler ve ilişkiler günümüz gerçek hayatıyla örtüşürken olay örgüsü geçmişten referans alınarak kurgulanmış ve batı dünyasının geçmiş inançlarının toplamının yaratıcılıkla birleştirilmesi ile oluşturulmuştur. Geçmiş, tarih ve özellikle de mitolojiden sıklıkla yararlanılmıştır.
Harry Potter’ın pazarlama aşamasında da retro yöntemler izlenmiştir. Bu kapsamda serinin ikinci kitabı Harry Potter Ateş Kadehi’nde retro pazarlamanın gizemlilik ilkesinden yararlanılmış ve bu sayede kitap satışlarında büyük başarı elde edilmiştir. Gizemlilik stratejisi kapsamında yayınlanmadan iki hafta önce biten kitabın hakkında bilinenler sadece adı, sayfa sayısı ve fiyatıydı. Kitabın incelenmesi esnasında yazarla röportaj yapılmasına izin verilmezken, bilgi sızdırılmaması için yabancı dile çeviriler de ertelenmiştir. Kitabı merakla bekleyen büyük kitleler olmasına rağmen kimse bu durumdan şikâyetçi olmamıştır.

Yararlanılan Kaynaklar:

Özşen, M. E. (2006). Halkla İlişkiler Ve Tanıtım Ürünü Olarak Harry Potter Uluslararası İletişimde Kültür Endüstrisi. Yüksek Lisans Tezi. Ankara:Ankara Üniversitesi SBE
Brown, S. (2001), “Torment Your Customers (They’ll Love İt).” Harvard Business Review Vol:79. No:9. http://hbr.org/2001/10/torment-your-customers-theyll-love-it/ar/1 (10.05.2014)
http://www.beyazperde.com/filmler/film-53756/fotolar/detay/?cmediafile=21027074