12 Haziran 2017 Pazartesi

Jurassic Park Sendromu


Günümüzde en modern bilim teknikleri tarihöncesi dünyayı kurtarmak için kullanılmaktadır. Tekno-nostalji vasıtasıyla icat edilen bu modern fikir özellikle Amerikan popüler kültüründe bir yankı bulmuştur. Bu yankıya Jurassic Park Sendromu da denilebilir. Tekno-nostalji fütürist ve tarih öncesi olduğu için her şeyi kapsıyormuş gibi görünür, bilhassa çağdaş tarihten ve yerel hatıralardan kaçınır.
Amerika Hollywood vasıtasıyla ulusal mitlerini yurt dışına ihraç etmektedir. Hollywood’da oluşturulan popüler kültür nostaljiye neden olurken bir yandan da kitleler üzerinde sakinleştirici görevi görmektedir. Jurassic Park da Hollywood’un oluşturduğu bir teknolojik peri masalıdır, bu film tükenmiş canlıların geri dönüşünü ve ardından ortaya çıkan çatışmanın çözümü üzerine kuruludur. Fakat bir peri masalı da olsa, geçmişi yeniden canlandırma girişimi, bilimsel ve teknolojik ilerleme serüveninin dahi akıldışı korkuları gizleyemediği bir korku filmine dönüşür.
Dinozorlar nostalji sanayisi açısından ideal bir türdür çünkü hiç kimse tarafından hatırlanmazlar. Bu türün yok olmuş olması, ticari başarının garantisidir ve aynı zamanda küresel çapta bir metaya dönüştürülmeleri sözkonusudur.
Dinazormani Amerika’da ulusal bir saplantı olarak başladı, bilimsel çalışmalara sinematografik özel efektlerin de eşlik etmesiyle soyu tükenmiş canlılar -sanal olarak da olsa- yeniden canlandırıldı. Böylelikle Dinazorlar Amerika’nın mitik hayvanına dönüşmüş oldular. Asya ve Avrupalıların kendi forklorları ve ejderhaları; Amerikalıların ise kendi tarih öncesi canavarı, bu canavarın aşkını ve ölümünü anlattıkları teknolojik masalları vardır. Avrupa Rönesansı’yla klasik kültürel mirasını gün yüzüne çıkarmıştır; Amerika ise Avrupa’ya üstün gelmek için bu tür tarih öncesi bir mirasa ihtiyaç duymuş ve bunu Hollywood vasıtasıyla kültürel bir formasyona dönüştürmüştür. Popüler kültürün bir ürünü olarak Dinozorlar Amerika’dan tüm dünyaya ihraç edilmektedir ve dünyanın farklı bölgelerindeki insanları, tarihini unutturarak tarihöncesini sil baştan filme çeken Amerikan mitinin örnek sahnelenişi olarak derinden etkilemektedir.
Yararlanılan Kaynak:
Boym, S.(2009). Nostaljinin Geleceği. F. B. Aydar (çev.) İstanbul: Metis Yayınları. (sayfa:66-70)